Her 100 kişiden 67’si, tıpkı 2003 yılında olduğu gibi, 2023 yılında da gelecekten umutlu olduğunu beyan ediyor.
Yirmi yılda hem Türkiye’de hem de dünya da önemli gelişmeler ve değişiklikler oldu. Ancak toplumda geleceğinden umutlu olanların dağılımı, her ne kadar 2010’lu yıllarda artsa da, bugün geldiğimiz noktada geçmişle aynı seviyede yer alıyor.
Bu süreçte ekonomik büyüme, istihdam artışı ve gelir dağılımındaki iyileşmeler gibi olumlu gelişmeler umut düzeylerini yükseltirken, ekonomik krizler ve toplumsal belirsizlikler karamsarlığa neden oldu.
2016’da oldukça yükselen geleceğe yönelik umut düzeyi, politik ve ekonomik belirsizlikler, gelir dağılımdaki bozulma, salgınlar ve doğal afetlerin etkisiyle yıldan yıla düşüş eğilimine girdi.
Özellikle 2021 yılında pandeminin etkisiyle toplumsal umut düzeylerinde ciddi bir düşüş yaşandı. Hatırlanacağı üzere, o dönemde pandemi, ekonomik ve sosyal hayatı derinden etkileyerek işsizlik oranlarının artmasına, belirsizliklerin çoğalmasına ve bireylerin izole bir yaşam sürmesine neden olmuştu. 2022 yılında aşıların yaygınlaşması ve ekonomik toparlanma süreciyle umut düzeylerinde kısmi bir artış görülse de pandemi öncesi seviyeler tekrar yakalayamadı.
