Trump’ın gerek geçmiş dönem başkanlığı süresince gerekse bu seçim sürecinde en çok konuşulan konuların başında uluslararası ticarete yönelik kısıtlamalar yer alıyor.
Türkiye’nin ABD ile olan dış ticaret hacmini 2013’ten günümüze, başkanlık dönemlerini dikkate alarak inceledik.
2013’ten 2023’e kadar olan dönemde iki ülke arasındaki ticaret hacminin %53 arttığı görülüyor. Bu dönemde ithalat tarafındaki artış %18’le sınırlı kalırken, Türkiye’nin ihracatının %124 artması en dikkat çekici unsur olarak öne çıkıyor.
İhracat, Trump döneminde kademeli olarak yükselerek 9 milyar dolar seviyelerine ulaşsa da özellikle pandemi sonrası dönemde hızlanarak yükseliyor ve 2022’de 17 milyar dolara yaklaşıyor. Zirvenin görülmesinde, özellikle pandemi sonrası tedarik zincirlerinde yaşanan bozulmalar ve TL’nin değer kaybı, Türkiye’yi ikili ticarette dış ticaret fazlası veren konuma taşıyabildi.
2016 yılına kadar Çelik Sektörü, ABD ihracatında yaklaşık %20 ile en büyük payı alan sektör iken Trump yönetiminin çelik sektörüne yönelik yüksek tarifeler ve yaptırımlarla birlikte sert düşen çelik ihracatının bugün toplam ihracattaki payı %5 seviyelerine düştü.
Geçmişte ağırlıklı olarak çelik, otomotiv ve kimya sektörlerinin geniş pay aldığı toplam ihracattan bugün hazır giyim, halı, makine ve aksamları gibi sektörlerinde paylarını büyüterek katkı yaptığını görünüyoruz.
